Wednesday 24 July 2013

sevgili bir sene sonraki ben.

bir sene sonra boyle hissetmeyecegini bildigin halde su an boyle hissettigin icin kendine kizmaktan yorulacaksin ve donup baktiginda her sey gecmis olacak. kahkahalar atarak guleceksin muhtemelen. cunku senin ve herkesin bildigi gibi hayatta her sey geciyor maalesef. insanlar deliriyor, cildiriyor, kotu seyler soyleyebiliyorlar birbirlerine. bir zamanlar cok sevdikleri insanlari uzuyorlar. sen de yapiyorsun bunu. sucluyorlar. cunku bildikleri tek sey suclamak. mutsuzluklarin musebbibi baska bir insan olunca her sey daha kolay oluyor ya.

sevginin sonsuzluguna inaniyor olabilirsin. evet, sevgi sonsuz ama toprak icin, gokyuzu icin sonsuz. insanlar icin degil. bunu ogren lutfen. sen birini cok sevince sadece o sevginin guzelligine kitleniyor olabilirsin  sadece onun varligi yeterli saniyor olabilirsin. ama insanlar, ancak ve ancak sartlar uzerinden sevebiliyorlar. sartlar onlarin beklentilerine uymadiginda hemen kendilerini hakli goruyorlar. buna kirilmaktan vazgecmeyi ogrendin degil mi?

ogrenmediysen sana soyleyecek soz bulamiyorum.

sana ofkeyle yaklasan bir insanin yaninda durmak erdem degil, hayatta ogrenebilecegin en iyi sey veda etmenin erdemli bir davranis oldugu. veda et ve arkana bakma. oleceksen ol. oluyormus gibi yasama.

Monday 22 July 2013

belki bir gun ben aksam ustu sahilde mat ile otururken ansizin cikip gelir. yoksa boyle seyler gercekten sadece romanlarda ve filmlerde mi olur.

Thursday 18 July 2013

suşi

aşil tendorumdaki  kedi
pıt pıt
pıt
pıt pıt pıt
pıt pıt pıt pıt
yan odaya geçti

belki şimdi biraz daha rahat uyurum. kedinin suçu yok. sıcak burası.
ah ama kedi yüzünden. camları kapatıyorlar kedi atlamasın ve ölmesin diye.

bu koltukta uyumaya başlayalı çok olmadı. bu üçüncü gece.
yalnız bırakmıyorlar sağolsunlar.
çünkü biliyorlar ki üzgün insanlar yalnız kaldıklarında daha da çok üzülürler.

yeni arkadaş, yeni arkadaşın yeni evlendiği kocası ile iki beyaz bir kırmızı şişe şarap içip glasnost ve perestroika konuşarak tüketilen bir yaz gecesinden fazlası.

beni bilirsin ben yalnız kalmaları severdim.
sonra öyle değilmiş.

bir süredir her şey olması gerektiği yerde değil.
hep aynı döngü. önce çok üzülüyorum. sonra kızıyorum. sonra geçiyor.
çok alışıldık şeyler bunlar bunlar diyorum.
geçiyor.
ulrike'ye selam.

ertesi sabah ölmeyi düşünüyorum her zamanki gibi.
her mutsuz oluşumda ölmeyi düşünürüm ben de herkes gibi.

kedi geliyor
pıt pıt pıt

bak kedi, 30 yaşıma geldim.
hayatla başa çıkmayı öğrenemedim.